Yeşil Bina konsepti, dünya genelinde benimsenen birçok sertifikasyon sistemine sahiptir. Bu sertifikalar, binaların çevresel performansını belgeleyerek doğa dostu inşaat pratiğini teşvik eder. En çok tercih edilen sertifikasyon sistemlerinden biri, ABD merkezli LEED (Leadership in Energy and Environmental Design) sistemidir. Türkiye'de de yaygın olarak kullanılan bir diğer sertifikasyon sistemi ise İngiltere menşeli BREEAM (Building Research Establishment Environmental Assessment Method) sistemidir.

Yeşil Bina sertifikaları, binaların enerji tasarrufu yapmasını, yenilenebilir kaynaklara yönelmesini ve çevreye minimum düzeyde zarar vermesini hedefler. Ayrıca, bu sertifikalara sahip olmak, kurumsal prestijin yanı sıra çeşitli teşvikler, kredi desteği ve imar izni gibi avantajlar sağlar.

LEED sertifikası almak için, binaların belirli kriterlere uygunluğu değerlendirilir ve puanlanır. Bu kriterler arasında sürdürülebilir arazi kullanımı, su verimliliği, enerji ve atmosfer performansı, malzeme kullanımı, iç ortam kalitesi, inovasyon ve bölgesel öncelik kredileri bulunmaktadır. Sertifikalar, belirli puan aralıklarında, yalın, gümüş, altın ve platin dereceleri olarak verilir.

BREEAM sertifikasyonu ise bina yönetimi, sağlık, enerji, su, arazi kullanımı, ulaşım, malzeme, atıklar, kirlilik ve inovasyon kriterleri üzerinden değerlendirme yapar. BREEAM dereceleri, geçer, iyi, çok iyi, mükemmel ve olağanüstü seviyelerindedir.

Yeşil bina sertifikaları, binaların çevresel etkilerini azaltarak sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlamayı amaçlar. Bu sertifikaların yaygın olarak kullanılması, çevre dostu inşaat uygulamalarının yaygınlaşması için önemli bir adımdır.